cautious; restrained

İngilizce - Türkçe

cautious; restrained teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

guarded

öz

guarded

{f} koru

Tom üç adam tarafından korunuyor. - Tom is being guarded by three men.

Saray sıkı şekilde korunuyordu. - The palace was heavily guarded.

guarded

(konuşma) dikkatli

guarded

önlemli

guarded

{s} tetikte

guarded

{s} ihtiyatlı

guarded

{s} ihtiyatlı (söz, cevap, rapor v.b.)

guarded

guardedness tedbirlilik

guarded

kontrol et/koru

guarded

{s} korunan

Bu, Boston’un en sıkı korunan sırlarından biridir. - This is one of Boston's most closely guarded secrets.

Yakından korunan bir sırdır. - It's a closely guarded secret.

guarded

{s} uyanık

guarded

temkinli

guarded

{s} tedbirli

İngilizce - İngilizce

cautious; restrained teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

guarded