causing terror or awe

listen to the pronunciation of causing terror or awe
İngilizce - Türkçe

causing terror or awe teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

terribly
çok fena
terribly
çok

Tom Fransızca öğrenmekle çok fazla ilgileniyor gibi gözükmüyor. - Tom didn't seem terribly interested in learning French.

Sorusuna çok şaşırdım. - I was terribly confused by his question.

terribly
çok kötü
terribly
son derece

Bruce kız arkadaşı onu terk ettiğinde son derece üzülmüştü, ama kısa sürede atlattı. - Bruce was terribly upset when his girlfriend left him, but he soon got over it.

Oh, son derece üzgünüm. - Oh, I'm terribly sorry.

terribly
korkunç bir şekilde

Sami, Leyla'yı korkunç bir şekilde özlüyordu. - Sami missed Layla terribly.

Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş... - Serbian trains are terribly slow.

terribly
müthiş
terribly
berbat/korkunç şekilde
terribly
berbat bir şekilde

Tom'a berbat bir şekilde muamele edilmişti. - Tom was treated terribly.

Benim yavru köpeğim öldü ve ben berbat bir şekilde üzgünüm. - My puppy died, and I'm terribly upset.

terribly
aşırı

Aşırı derecede pahalı. - It's terribly expensive.

Bu hafta her ikimiz için de aşırı yoğundu. - This week has been terribly busy for both of us.

İngilizce - İngilizce
terribly

The lion roared terribly.

causing terror or awe

    Heceleme

    caus·ing ter·ror or awe

    Türkçe nasıl söylenir

    kôzîng terır ır ô

    Telaffuz

    /ˈkôzəɴɢ ˈterər ər ˈô/ /ˈkɔːzɪŋ ˈtɛrɜr ɜr ˈɔː/