Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

causing pain or smart; piercing; painful; sharp; severe; as, a bitter cold day

listen to the pronunciation of causing pain or smart; piercing; painful; sharp; severe; as, a bitter cold day
İngilizce - Türkçe

causing pain or smart; piercing; painful; sharp; severe; as, a bitter cold day teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bitter
{s} keskin

Keskin olarak soğuktu. - It was bitterly cold.

bitter
amansız
bitter
çorak
bitter
bira
bitter
acı bira
bitter
sert

Tom hayattan bıkmış sert yaşlı bir adamdı. - Tom was a bitter old man who was sick of life.

Bazı sert kışlar yaşadık. - We've had some bitter winters.

bitter
(soğuk/rüzgâr/vb.) sert
bitter
a bitter pill yenilir yutulur cinsten olmayan durum
bitter
kötü

Kötü bir öksürüğüm vardı, bu yüzden acı reçete aldım. - I had a bad cough, so I took the bitter medicine.

bitter
keskin/acı
bitter
bitterishacımsı
bitter
ölünceye kadar
bitter
acı keskin
bitter
{s} şekersiz, acı, bitter (çikolata)
bitter
(isim) acılık, keskinlik
bitter
{s} yakıcı
bitter
{s} şiddetli

Hepimiz şiddetli soğuktan titriyorduk. - We were all shaking from the bitter cold.

Kışlar şiddetli soğuktu. - The winters were bitterly cold.

bitter
{i} keskinlik
bitter
bitternessacılık
İngilizce - İngilizce
bitter
causing pain or smart; piercing; painful; sharp; severe; as, a bitter cold day