Ağabeyim büyük bir ticari kuruluşta görev yapıyor.
- My elder brother got a position in a big business.
Küçük işletmeler genellikle büyük bir şirket tarafından sömürülürler.
- Small business are often absorbed by a major company.
Babasının ölümünden sonra aile şirketinin sorumluğunu üstüne aldı.
- He took charge of the family business after his father died.
Ticaret amacıyla Boston'dayım.
- I'm in Boston on business.
Tom ticaret okuluna gitmek istediğini söyledi.
- Tom said he wanted to go to business school.
Onlar iş konuşuyorlardı.
- They were talking business.
İş konusunda senin yardımını istiyorum.
- I want your help about business.
İş idaresi hakkında bir şey bilmiyorum.
- I don't know a thing about running a business.
Bu tür şeyleri araştırmak benim işim.
- It's my business to investigate such things.
İş faaliyetlerimizi güçlendirmemiz için bunu yeniden organize etmeliyiz.
- We need to reorganize it in order to strengthen our business activities.
Uygun elbiseler iş yerinde çok önemlidir.
- Proper clothes count for much in business.
Ağabeyim büyük bir ticari kuruluşta görev yapıyor.
- My elder brother got a position in a big business.