cara

listen to the pronunciation of cara
İspanyolca - Türkçe
sürat
yüzmelim
yüzünü dönmek
yüzyüze

Bu dağa tırmanarak,tehlikeyle yüzyüze kalacaksınız. - Escalando esta montaña, usted quedará cara a cara con el peligro.

yüzü

Onun güzel bir yüzü var. - Ella tiene una cara bonita.

O, yüzümü gördüğünde ağlamaya başladı. - Cuando me vio la cara empezó a llorar.

yuvarlak yüz
yüzüne
kaplama yapmak
yüzleşmek
sima
süratli
çehre
yüz

O benim yüzüme yalan söyledi. - Él me mintió en mi cara.

Tom Mary ile yüz yüze konuşmak istedi. - Tom quería hablar con Mary cara a cara.

insan yüzü
suratı
yüze

İki âşık çay içerek yüz yüze oturdular. - Los dos enamorados estaban sentados cara a cara tomando un té.

Tom Mary ile yüz yüze konuşmak istedi. - Tom quería hablar con Mary cara a cara.

yüzün

Git ve yüzünü temizle! - ¡Vete y lávate la cara!

Tom'un yüzünü hatırlamıyorum. - No me acuerdo de la cara de Tom.

Türkçe - Türkçe
Bakırdan yapılan, 12 ya da 13 litrelik zeytinyağı ölçeği
İngilizce - İngilizce
A female given name coined in the twentieth century from Italian cara "beloved" or Irish Gaelic cara "friend"
coined in the twentieth century from Italian cara "beloved" or Irish Gaelic cara "friend"
Combined Altitude Radar Altimeter
Center for Astrophysical Research in Antarctica Its existence as a Center ended in February 2002 but the experiments are continuing under other NSF funding This Center, initiated by Al Harper, was designed to exploit the advantages of the Polar Plateau for research on the origin of structure in the universe CARA has been a National Science Foundation Science and Technology Center with headquarters at the University of Chicago
- Casa de Ajutor Reciproc a Asociatiilor (Mutual Aid House of the Associations) a credit-union like micro-finance institution, individual members of CARA must be members of one of the associations which are constituent members of CARA
Fresh chili, with about 5cm longitude, red hued, it´s grown in warm weathers