Firari buradan elli kilometre uzaktaki küçük bir kasabada ortaya çıkmış, ama sonra gözden kaybolmuş.
- The fugitive surfaced in a small town fifty miles from here but then disappeared again.
Düzenleme kaldırıldı ama sonra yeniden yürürlüğe kondu.
- The regulation was abolished, but then it was reenacted.
Tom kız arkadaşının adını koluna dövme yaptırdı fakat sonra o onu terk etti.
- Tom got his girlfriend's name tattooed on his arm, but then she left him.
Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.
- I used to use Twitter, but then found it a bit boring, so I stopped using it.
We may finish this wiki next year; but then, we may never finish.
... But then television has made a very easy migration to the ...
... meant to be. They quarrel and Jim stomps off, but then he finds out through the grapevine ...