bulaşmış

listen to the pronunciation of bulaşmış
Türkçe - İngilizce
involved
immersed
entangled
contaminated
infected

Virtually the entire population is infected with one of eight herpes viruses. - Aslında tüm nüfusun sekizde birine herpes virüsleri bulaşmıştır.

What's wrong with Tom? His computer is infected with a virus. - Tom'un sorunu ne? Onun bilgisayarına virüs bulaşmış.

bulaş
infect

Tom's enthusiasm is infectious. - Tom'un coşkusu bulaşıcıdır.

Mumps is an infectious disease. - Kabakulak bulaşıcı bir hastalıktır.

gaz bulaşmış
gassed
bulaşmış