Her hafta sonu Tom arkadaşlarıyla bir yerel barda bira içer.
- Tom drinks beer with his buddies at the local bar every weekend.
Tom ve ben içki arkadaşlarıyız.
- Tom and I are drinking buddies.
Onu izlesen iyi olur, ahbap.
- You'd better watch it, buddy.
Eğer herkesle ve herhangi biriyle arkadaş olursan, çok geçmeden insanlar senin insanları memnun eden biri olduğunu düşünecekler.
- If you buddy up to everybody and anybody, pretty soon people will think you're just a people-pleaser.
Acını hissediyorum, arkadaş.
- I feel your pain, buddy.
Neden kankam bir geri zekalı?
- Why is my buddy an idiot?
Büyük bir hata yaptın, kardeş.
- You made a big mistake, buddy.
Hey, buddy, I think you dropped this.
They have been buddies since they were in school.
drinking buddies.