Mary memelerini gösterdi.
- Mary showed her breasts.
Tom'un annesinin ve kız kardeşinin göğüs kanseri vardı.
- Tom's mother and sister had breast cancer.
Onun küçük göğüsleri var ama umursamıyorum.
- She has small breasts, but I don't mind.
Benim mememde bir yumru var.
- I have a lump in my breast.
Mary meme kanserinden öldü.
- Mary died of breast cancer.
Kız kardeşim kavun sever ve ben de.
- My sister likes melons and so do I.
Bu yeni bir tür kavun.
- This is a new kind of melon.
Mary karpuzları kavunlardan daha fazla sever.
- Mary likes watermelons more than melons.
Bizim su boruları patlamış.
- Our water pipes burst.
Döşemenin altındaki kaçak borular.
- Run pipes under the floor.
2005, müzik sektörü için kötü bir yıldı. Çünkü Kylie Minogue meme kanserine yakalandı.
- 2005 was a bad year for music sector. Because Kylie Minogue caught breast cancer.
Göğüs kanseri için bir test yaptırmak istiyorum.
- I'd like to have a test for breast cancer.
Kız kardeşim kavun sever ve ben de.
- My sister likes melons and so do I.
Mary karpuzları kavunlardan daha fazla sever.
- Mary likes watermelons more than melons.
Would you like breast or wing?.
She kindled hope in the breast of all who heard her.
The robin has a red breast.
Tanya's breasts grew alarmingly during pregnancy.
Samuel Taylor Coleridge, The Rime of the Ancient Mariner.
Bags under the eyes in the morning means you've had funbags knocking your face all night, doesn't it? Eh?.
See.