Tom, beyin fırtınası toplantısında şeytanın avukatı rolünü oynadı.
- Tom played the role of devil's advocate at the brainstorming meeting.
Kendisi ülkemizin en iyi beyinlerinden biridir.
- He is one of the best brains in our country.
Keşke Tom'un zekasına sahip olsam.
- I wish I had Tom's brains.
O, sorunu nasıl halledeceği hakkında kafa yoruyor.
- He's racking his brains about how to deal with the matter.
Neden Tom kafasına ateş ederek intihar etti?
- Why did Tom blow his brains out?
Merkezî sinir sistemi beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten oluşur.
- Central nervous system consists of brain, cerebellum, medulla oblongata and spinal cord.
Bir beyin onu yapabiliyorsa, bir bilgisayar onu yapabilir.
- If a brain can do it, a computer can do it.
Beyin her akıl, ruh ve kas enerjisinin merkezidir.
- The brain is the center of every mind, soul, and muscle energy.
Bu operasonun akıl hocaları kimdi?
- Who is the brains of this operation?
Ülkemizdeki en zeki kimselerden biridir.
- He is one of the best brains in our country.
Kitaplar zeki kimsenin çocuklarıdır.
- Books are children of the brain.
Kız kardeşimin çok iyi zekası var.
- My sister has a very good brain.
Keşke Tom'un zekasına sahip olsam.
- I wish I had Tom's brains.
Ülkemizdeki en zeki kimselerden biridir.
- He is one of the best brains in our country.
Kitaplar zeki kimsenin çocuklarıdır.
- Books are children of the brain.
We provided a lot of brains and a lot of heart to the response when it was needed, says Sandra Sanchez, director of AFSC's Immigrants' Voice Program in Des Moines.
He is the brains behind the scheme.
He was a total brain.
That new assistant of yours is a real shit-for-brains.
Who are you crying about, the predatory prick or the shit-for-brains tramp? Because neither one deserves your tears.
... I realized there is no chance of educating people if their brains haven’t been fed ...
... in reality however all brains ...