box office take, in millions, prior to first friday of wide release

listen to the pronunciation of box office take, in millions, prior to first friday of wide release
İngilizce - Türkçe

box office take, in millions, prior to first friday of wide release teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

pre
önek önce, ön
pre
ön

Hava kirliliğini önlemek için tedbirler almalıyız. - We have to take steps to prevent air pollution.

Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur. - It would be to your advantage to prepare questions in advance.

pre-
önce

İslam öncesi Araplar göçebeydiler. - The pre-Islamic Arabs were nomads.

Senin vergi öncesi gelirin nedir? - What's your pre-tax income?

pre-
(önek) ön
pre-
önceden

O önceden kesilmiş domuz filetosu aldı. - He bought the pre-cut pork loin.

pre-
erken
pre-
ilk
pre
(Askeri) POSITIONED WAR RESERVE MATERIAL REQUIREMENT, PROTECTABLE: KORUNABİLİR (MUHAFAZA EDİLEBİLİR), ÖNCEDEN İDHAR EDİLMİŞ HARP YEDEĞİ MALZEME GEREKSİNİMİ: Önceden idhar edilmiş harp yedeği malzeme gereksiniminin tedarik, fon ve envanter yönetimi amaçlarıyla korunan, muhafaza edilen kısmı
pre
önce

Boynun bir önceki yılda kalınlaştı mı? - Has your neck thickened during the previous year?

O iki gün önceden vardı. - He arrived two days previously.

pre
evvel
pre
öncesi

Tarih öncesi heykelcilik çok farklı şekillerde yorumlanmış. - Prehistoric figurines have been interpreted in many different ways.

Okul öncesi çocuklar için giriş ücretsizdir. - Admission is free for preschool children.

pre
önceden

Biz önceden aperatifleri hazırladık. - We prepared snacks beforehand.

O iki gün önceden vardı. - He arrived two days previously.

pre
önceki

Onunla önceki gün tanıştım. - I met him on the previous day.

Ben önceki gün bir kamera kaybettim. - I had lost a camera in the previous day.

pre
pref. önce
pre
ön-
İngilizce - İngilizce
pre-
pre
box office take, in millions, prior to first friday of wide release