Online alışveriş ve rezervasyonun büyümesi tüketiciler için hayatı oldukça iyileştirdi.
- The growth of online shopping and booking has greatly improved life for the consumers.
O gezileri rezervasyona gelince çok titizdir.
- He's very fastidious when it comes to booking trips.
Bir yatak odası ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book a bedroom.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Bunlar çok eski kitaplar.
- These are very old books.
O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.
- Is she reading a book? Yes, she is.
Onları temiz tutmak şartıyla sana elimdeki kitapları ödünç vereceğim.
- I will lend you the books, which I have at my disposal, on condition that you keep them clean.
Keşke yeni basılmış kitapların bir listesini yapsan.
- I wish you would make a list of the newly published books.
Kitaplarının tam listesini istiyorum.
- I want a complete list of your books.
Tom küçük siyah defterine Mary'nin telefon numarasını yazdı.
- Tom wrote Mary's phone number in his little black book.
Bu benim muhasebe defterim.
- This is my account book.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Bu benim muhasebe defterim.
- This is my account book.
Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
Bir oda ayırtmak istiyorum.
- I would like to book a room.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Bu raflar birçok kitabı destekleyemez.
- These shelves cannot support so many books.
I can book tickets for the concert next week.
They booked that message from the hill.
I have three copies of his first book.
The top three students had a bet on which one was going to book their intellectual property class.
She opened the book to page 37 and began to read aloud.
He was here earlier, but he booked.
The police booked him for driving too fast.
Many readers find the first book of A Tale of Two Cities to be confusing.