a spare diet.
Kill me, if you please, or spare me.
What do you do in your spare time?
- Boş zamanında ne yaparsın?
I play the guitar in my spare time.
- Boş zamanımda gitar çalarım.
She doesn't seem to know what to do with her leisure time.
- O, boş zamanında ne yapacağını biliyor gibi görünmüyor.
I go hunting in my leisure time.
- Ben boş zamanımda avlanmaya giderim.