blokes

listen to the pronunciation of blokes
Türkçe - İngilizce

blokes teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

bloke
blocked

The road was blocked by fallen rocks. - Yol düşen kayalar tarafından bloke edildi.

Tom blocked Mary's punch, then slapped her with his right hand. - Tom Mary'nin yumruğunu bloke etti, sonra sağ eliyle ona tokat attı.

bloke
(Otomotiv) blocking

The dam blocking the river is very wide. - Nehri bloke eden baraj çok geniş.

That car is blocking traffic. - O araba trafiği bloke ediyor.

İngilizce - İngilizce
plural of bloke
bloke
An anglophone man
bloke
A man (usually in the sense: the typical ‘man on the street’, an ordinary, down-to-earth man, often stressing manhood in a very physical sense); compare sheila (the nearest female equivalent, in Australian slang)
bloke
{i} man, fellow, guy (Slang)
bloke
A man (usually in the sense: the typical 'man on the street', an ordinary, down-to-earth man, often stressing manhood in a very physical sense)
bloke
A bloke is a man. He is a really nice bloke. A fellow; a man. a man (Perhaps from )
bloke
a man who is (usually) old and/or eccentric
Türkçe - Türkçe

blokes teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

BLOKE
(Hukuk) Bir şeyin kullanılmasını, harcanmasını yasak etme
bloke
Kullanılması önlenmiş, el konulmuş
İngilizce - Türkçe

blokes teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bloke
(Argo) arkadaş
bloke
herif

Şu herife hiç tahammül edemiyorum. - I can't stand that bloke.

bloke
adam
bloke
{i} herifçioğlu (Argo)
bloke
adam/arkadaş
bloke
i., İng., k.dili. adam, arkadaş
blokes

    Heceleme

    blo·kes

    Telaffuz

    Etimoloji

    [ 'blOk ] (noun.) 1851. origin unknown.

    Videolar

    ... because you've heard too much, all blokes talking. ...
    ... five blokes up here. ...