The value of the painting was estimated at several million dollars.
- Resmin tahmini değeri birkaç milyon dolar.
It took me several hours to write it.
- Onu yazmak birkaç saatimi aldı.
You'll be able to drive a car in a few days.
- Birkaç gün içinde araba sürebileceksin.
Only a few people showed up on time.
- Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
He got a broken jaw and lost some teeth.
- Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.
My father bought some CDs for my birthday.
- Babam, doğum günüm için bana birkaç CD aldı.
A number of passengers were injured.
- Birkaç yolcu yaralandı.
A number of students are absent today.
- Bugün birkaç öğrenci eksik.
Only a few people showed up on time.
- Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
You can't be hungry. You had a snack a few minutes ago.
- Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin.
I've seen a couple of Kurosawa's films.
- Kurosawa'nın filmlerinden birkaçını izledim.
Could you lend me your bicycle for a couple of days?
- Bisikletini birkaç günlüğüne bana ödünç verebilir misin?
A number of passengers were injured.
- Birkaç yolcu yaralandı.
A number of friends saw him off.
- Birkaç arkadaş onu uğurladılar.
The judge was forced to slam her gavel down multiple times in order to restore order to the court.
- Hakim mahkemeye düzeni sağlamak için birkaç sefer tokmağı aşağı vurmak zorunda kaldı.
There were multiple disclaimers at the start of the video.
- Videonun başında birkaç feragatname vardı.
You're one of the few friends I have.
- Sen sahip olduğum birkaç arkadaştan birisin.
Tom was among the few who survived.
- Tom hayatta kalan birkaç kişi arasındaydı.
If you have any interesting books, lend me some.
- İlginç kitapların varsa, bana birkaç tane ödünç ver.
Not eating or drinking anything for a couple of days may result in death.
- Birkaç günlüğüne hiçbir şey yememek veya içmemek ölümle sonuçlanabilir.
The man passed away a few hours ago.
- Adam bir kaç saat önce vefat etti.
Tom is only a few inches taller than Mary.
- Tom Mary'den sadece bir kaç inç daha uzundur.