bir kere

listen to the pronunciation of bir kere
Türkçe - İngilizce
once

Tom hates it when Mary asks him to explain the same thing more than once. - Mary ondan aynı şeyi bir kereden fazla açıklamasını istediğinde, Tom bundan nefret ediyor.

You can't be two places at once. - Bir kerede iki yerde olamazsın.

begin with
start with
a) once b) to start with, to begin with, in the first place
to start with
to begin with
for once

For once, I agree with Tom. - Bir kereliğine Tom'a katılıyorum.

Let's hope you're wrong for once. - Bir kerelik hatalı olduğunuzu umalım.

uni
bir kere daha
one more time
bir kere daha
encore
bir kere yaz
(Bilgisayar) write once
bir kere yazılır bellek
Write Once Read Many
bir kere denemek
have a try
bir kere denemek
take a chance
bir kere değişti
(Bilgisayar) changed once
bir kere yazılır optik disk
(Bilgisayar,Teknik) write once optical disk
herhangi bir kere
Any time
kırk bir kere maşallah!
forty-one times hullo!
bir iki kere
once or twice
bir çok kere
umpteen times
hayatta bir kere
once in a lifetime
kırk bir buçuk maşallah!/ bir kere maşallah!
(Konuşma Dili) May no harm befall him/her/it!
papaz bir kere pilav yer
(deyim) christmas come but once a year
Türkçe - Türkçe
Aslında
Bir kez, bir defa
(Osmanlı Dönemi) TURKA
bir kere