My native language is a foreign language for someone else.
- Benim anadilim bir başkası için yabancı dildir.
Sometimes we lie to keep from hurting someone else's feelings.
- Bazen bir başkasının duygularına zarar vermemek için yalan söyleriz.
One failure followed another.
- Bir başarısızlığı bir başkası izledi.
One man's loss is another man's gain.
- Birinin kaybı bir başkasının kazancıdır.
Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
They'll finish this another day.
- Onlar bunu bir başka gün bitirecekler.