You can purchase a ticket from the conductor.
- Biletçiden bir bilet satın alabilirsiniz.
The bus conductor told her to get off because she could not pay the fare.
- Otobüs biletçisi o, bilet ücretini ödeyemediği için ona otobüsten inmesini söyledi.
Luckily, I was able to get the tickets yesterday.
- Şansa bak ki, biletleri dün almıştım.
This ticket allows two people to enter.
- Bu bilet iki kişinin girmesine olanak tanır.