Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

bewilderment, arising from fear, surprise, or wonder; amazement

listen to the pronunciation of bewilderment, arising from fear, surprise, or wonder; amazement
İngilizce - Türkçe

bewilderment, arising from fear, surprise, or wonder; amazement teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

amaze
{f} şaşırtmak

Sizin şefkatiniz beni şaşırtmaktan asla vazgeçmiyor. - Your compassion never ceases to amaze me.

Tom beni şaşırtmaktan asla vaz geçmez. - Tom never ceases to amaze me.

amaze
{f} afallatmak
amaze
şaşkınlık uyandırmak
amaze
şaşkına çevirmek
amaze
hayret uyandırmak
amaze
hayrette bırakmak
amaze
hayrete düşürmek
amaze
şaşırt

Onun hafızası beni şaşırtıyor. - His memory amazes me.

Onun ani istifası beni şaşırttı. - I was amazed at his abrupt resignation.

amaze
acayip amazingly şaşılacak surette
amaze
garip
amaze
hayret verici
amaze
{f} hayran bırakmak
amaze
amazing şaşırtıcı
amaze
amazement hayret
amaze
{f} hayret ettirmek
amaze
şaşkınlık

Şaşkınlık ve hayranlık dolu olarak ona baktım. Bir süre sonra o seslendi Aval aval bakarak orada durma! - I looked at her full of amazement and admiration. After a while she hissed Don't stand there gawking!

O şaşkınlık içinde baktı. - She looked in amazement.

İngilizce - İngilizce
amaze
bewilderment, arising from fear, surprise, or wonder; amazement