Sizin şefkatiniz beni şaşırtmaktan asla vazgeçmiyor.
- Your compassion never ceases to amaze me.
Tom beni şaşırtmaktan asla vaz geçmez.
- Tom never ceases to amaze me.
Onun akıllılığı sık sık beni şaşırtır.
- Her cleverness often amazes me.
Onun hafızası beni şaşırtıyor.
- His memory amazes me.
Tom şaşkınlık içinde izledi.
- Tom watched in amazement.
O şaşkınlık içinde baktı.
- She looked in amazement.