beschuldigung

listen to the pronunciation of beschuldigung
Almanca - Türkçe
en {bı'şuldigung} e suçlama
en. e. bı'şuldigung suçlama
[die] suçlama
itham
İngilizce - Türkçe

beschuldigung teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

accusation
suçlama

O, suçlamayı reddetti. - He denied the accusation.

Bill Clinton suçlamayı reddetti. - Bill Clinton denied the accusation.

accusation
itham
charge
{i} suçlama

Cumhuriyetçi liderler suçlamayı reddetti. - Republican leaders denied the charge.

Tom suçlamayı reddetti. - Tom has denied the charge.

charge
şarj

Telefonumu şarj etmem gerekiyor. - I need to charge my mobile.

Arabamın bataryasını şarj etmek zorundayım. - I have to charge the battery of my car.

charge
{f} sorumlu tutmak
accusation
itham etme
charge
doyurmak
charge
kondurmak
charge
iş vermek
charge
memuriyet
charge
vergin
charge
saldırı

Tom birinci derecen saldırı ile suçlandı ve 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. - Tom was charged with first degree assault and sentenced to 15 years in prison.

Tom şu anda ağırlaştırılmış saldırı suçuyla yüz yüze. - Tom currently faces charges of aggravated assault.

charge
{i} görev

Sevmesen bile bu görevi almalısın. - Even if you do not like it, you must take charge of it.

Seni kim görevlendirdi? - Who put you in charge?

charge
(Askeri) Tank hücumu
charge
dolmak
charge
{i} iddia
charge
{f} uyarmak
charge
fiyat talep etmek
Almanca - İngilizce
incrimination
libel
imputation
plaint
accusation
charge