Tom'un canı arkadaşlarla içmek için gerçekten dışarı çıkmak istemiyor. - In realtà Tom non ha voglia di uscire a bere con gli amici.
Tom'un canı arkadaşlarla içmek için gerçekten dışarı çıkmak istemiyor.
In realtà Tom non ha voglia di uscire a bere con gli amici.
Bir şeyler içmek ister misin? - Vuoi qualcosa da bere?
Bir şeyler içmek ister misin?
Vuoi qualcosa da bere?
How did Tom get that bruise on his leg? - Tom'un bacağındaki o bere nasıl oldu?
How did Tom get that bruise on his leg?
Tom'un bacağındaki o bere nasıl oldu?
I don't see any bruises. - Ben hiç berelenme görmüyorum.
I don't see any bruises.
Ben hiç berelenme görmüyorum.
All French wear berets. - Bütün Fransızlar bere takar.
All French wear berets.
Bütün Fransızlar bere takar.