Almanca - Türkçe
belasten teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı
- v. bı'lastın yüklemek; sıkıntı vermek; zimmetine geçirmek
- {bı'lastın} yüklemek; sıkıntı vermek; zimmetine geçirmek
- yüklemek; sıkıntı vermek, endişeye boğmak; borçlandırmak; suçlamak
- sorumluluk yüklemek
- borçlandırmak
- sich belasten
- borca girmek; kendini suçlu çıkarmak¡
İlgili Terimler
İngilizce - Türkçe
belasten teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- loading
- yükleme
Bavullar yükleme için hazırdı.
-The suitcases were ready for loading.
Kamyonu yüklemeye hazırız.
-We're ready to begin loading the truck.
- loading
- (Askeri) YÜKLEME: Birliklerin, teçhizatın ve ikmal maddelerinin gemilere, uçaklara, trenlere, kara nakil araçlarına ve diğer nakil araçlarına konması işlemi. Bak. "administrative loading", "block stowage loading", "bulk loading", "cargo", "combat loading", "commercial loading", "commodity loading", "convoy loading", "cross-loading (personnel) ", "endurance loading", "horizontal loading", "preload loading", "rail loading", "selective loading", "unit loading", "vertical loading"
- weigh on
- içine dert olmak
- weigh on
- düşündürmek
- loading
- doldurma
- loading
- sürşarj
- loading
- ek maliyet
- loading
- {f} yükle
Bavullar yükleme için hazırdı.
-The suitcases were ready for loading.
Bu kamyonetin yükleme kapasitesi nedir?
-What is the loading capacity of that van?
- weigh on
- 1. -in içine dert olmak. 2. -e ağır gelmek, -e yük olmak
- weigh upon
- yük olmak
- loading
- ağırlaşması veya kalınlaşması için herhangi bir şeye katılan madde
- loading
- {i} yük
Gemiye ham petrol yüklüyorlar.
-They're loading crude oil onto the ship.
Tom mermileri tabancasına yüklüyor.
-Tom is loading bullets into his gun.
- loading
- masrafları karşılamak için prime eklenen miktar
- loading
- {i} film takma
- weigh on
- -in içine dert olmak
- weigh on
- yük olmak
- weigh on
- -e ağır gelmek, -e yük olmak. weigh one thing against (karar vermeye çalışırken) bir şeyi başka bir şeyle karşılaştırmak
İlgili Terimler
Almanca - İngilizce
belasten teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı
- application of load
- loading
- to weigh down
- to stress
- to afflict
- to load
- weigh on
- weigh upon
- to burden
- to encumber
- Bitte belasten Sie unser Konto mit …
- Kindly debit our account with …
- Er verweigerte die Aussage aus Angst, sich dadurch selbst zu belasten.
- He refused to answer questions for fear he might incriminate himself
- Ich kann den verletzten Fuß noch nicht belasten.
- I can't yet put weight on the injured leg
- die Umwelt (mit Treibhausgasen etc.) belasten
- to burden the environment (with greenhouse gases etc.)
- ein Grundstück mit Hypotheken belasten
- to encumber an estate with mortgages
- ein Konto mit einem Betrag belasten
- to debit a sum against/to an account
- etw. (mit Schulden/einer Hypothek) belasten
- to encumber something
- etw. (mit Schulden/einer Hypothek) belasten
- to cumber something
- etw. belasten (mit Gewicht)
- to put weight on something
- hypothekarisch belasten
- to mortgage
- jdn. belasten
- to incriminate somebody
- jdn. belasten
- to ail somebody (formal)
- jdn. belasten
- to bother somebody
- jdn. belasten
- to trouble somebody
- jdn. mit etwas belasten
- to lumber somebody with something
- jdn./etw. belasten
- to burden somebody/sth. (with/by something)
- jdn./etw. stark beanspruchen/belasten
- to put/place a great strain on somebody/sth
- mit Anleiheschuld belasten
- to bond something
- ruckfreies Belasten
- jerkyless loading