1958'de, Brezilya ilk Dünya Kupası zaferini kazandı.
- In 1958, Brazil won its first World Cup victory.
Tom piyangoda 10.000 dolar kazandı.
- Tom won $10,000 in the lottery.
Ben parayı asla almadım.
- I never received the money.
Sizden henüz bir cevap almadım.
- I have received no reply from you yet.
Ailenin ordudan alınan açıklama ile ilgili ciddi şüpheleri vardı.
- The family had grave doubts regarding the explanation it received from the army.
Aile üyelerinin ordudan alınan açıklama ile ilgili ciddi şüpheleri vardı.
- The members of the family had grave doubts regarding the explanation they received from the army.
Mektubumuzun alındığı bildirimini aldık.
- We received an acknowledgement of our letter.
Erkek arkadaşından almış olduğu hediyeyi bana gösterdi.
- She showed me the present that she had received from her boyfriend.
Sonunda bu son üç hafta boyunca almış olduğum postaları yanıtlamak için zamanım var.
- I finally have time to reply to the mail that I have received these past three weeks.
Where can I get a telephone card?
- Wo kann ich eine Telefonkarte bekommen?
So annoying... Now I get a headache whenever I use the computer!
- Zu nervig... Ich kann nicht einmal einen Computer benutzen, ohne Kopfweh zu bekommen!
If I could have spoken French better, I might have gotten that job.
- Wenn ich besser Französisch sprechen gekonnt hätte, hätte ich die Arbeit möglicherweise bekommen.
We've gotten some complaints from some parents.
- Wir haben von einigen Eltern Beschwerden bekommen.