İngilizce - Türkçe
being necessary teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- essential
- ana
- essential
- esas
Benzetme esasen doğrudur.
-The analogy is essentially correct.
Kahkaha iyi bir ilişkide esastır.
-Laughter is essential in a good relationship.
- essential
- gerekli
Sağlık mutluluk için gereklidir.
-Health is essential to happiness.
Sadece gerekli tamiratları yapın lütfen.
-Just do the essential repairs, please.
- essential
- şart
- essential
- gerekli olan şey
- essential
- esas özellik
- be necessary
- icap etmek
- be necessary
- gerekmek
- essential
- asıl gerekli şey
- essential
- {s} asıl, esas, temel, ana
- essential
- (İnşaat) temel gereksinim
- essential
- temel
Eğitim, yaşamın en temel yönlerinden biridir.
-Education is one of the most essential aspects of life.
Bana kalan parayı sadece temel şeyler için harcamalıyım.
-I must spend the money remaining to me only for essential things.
- essential
- başlıca
- be necessary
- gerekli
Dış tavsiye gerekli olabilir.
-Outside advice may be necessary.
Gerçekten onun gerekli olacağını düşünmüyorum.
-I really don't think that'll be necessary.
- be necessary
- lâzım olmak
- be necessary
- gerekli olmak
- be necessary
- gerekmek, lazım olmak/gelmek, icap etmek
- be necessary
- gerek duyulmak
- essential
- essential mineral bir kayadaki esas maden essential oil bitkilerden elde
- essential
- {s} köklü
- essential
- (sıfat) köklü, esaslı, başlıca, gerekli, zorunlu, esans türünden
- essential
- gerçek
- essential
- {s} esans türünden
- essential
- temelli
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
being necessary teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- essential
being necessary
Heceleme
be·ing nec·es·sa·ryTürkçe nasıl söylenir
biîng nesıseriTelaffuz
/ˈbēəɴɢ ˈnesəˌserē/ /ˈbiːɪŋ ˈnɛsəˌsɛriː/
Resimler
Geçmiş
Favoriler