Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?
- I'd like to stay one more night. Is that possible?
Birini tanıyorum da ötekini değil.
- I know one of them but not the other.
Onun bürosunu tekrar tekrar aradım fakat kimse cevap vermedi.
- I called his office again and again, but no one answered.
Tek bir taşla iki kuş öldür.
- Kill two birds with one stone.
Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.
- The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Birisi o birahanede fazla müzik dinlemez.
- One won’t hear much music in that pub.
Birisi kötü kelimeler söylememeli.
- One should not say bad words.
Hiç kimse beni anlamıyor.
- No one understands me.
Onu hiç kimse anlamıyor.
- No one understands that.
Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım.
- My bag is too old. I must buy a new one.
Saatimi kaybettim, bu yüzden bir tane almak zorundayım.
- I lost my watch, so I have to buy one.
İki insan her zaman aynı görüşe sahipse, bunlardan biri gereksizdir.
- If two men always have the same opinion, one of them is unnecessary.
Biz bu konuda hepimiz aynı fikirdeyiz.
- We are all one on that point.
Her biri bin dolar ödedi.
- Each person paid one thousand dollars.
Onların her biri o filmi izlemeye gitti.
- Every one of them went to see that movie.
Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
- There were two people in it, one of her girl students and a young man.
O, dünyanın en büyük bilim adamlarından biri olarak kabul edilir.
- He's considered to be one of the greatest scientists in the world.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.
- One more person will be joining us later.
My aunt used to say, One day is just like the other..