Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
- One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.
Tom beni dün sabah saat dokuzda aradı.
- Tom called me yesterday at nine in the morning.
Kitabında sayfa dokuzu aç.
- Open your book to page nine.
O, on olayın dokuzunda hatalıdır.
- She is wrong in nine cases out of ten.