Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.
- I want to see you before you go.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim.
- Before going to work in Paris, I must brush up on my French.
Uyuyakalmadan evvel sadece birkaç sayfa okumuştum.
- I had read only a few pages before I fell asleep.
Evvelki gün Amerika'ya yola çıktı.
- She left for America the day before yesterday.
Ben daha önce böyle güzel bir kız hiç görmemiştim.
- I had never seen such a beautiful girl before.
Daha önce İngilizce bir konuşma yaptın mı?
- Have you made a speech in English before?
John mesleğini ailesinden daha önde tutar.
- John puts his career before his family.
O,bir hafta önce onunla karşılaştığını söyledi.
- He said that he had met her a week before.
O, efendisinin öfkesi karşısında geri çekildi.
- He recoiled before his master's anger.
Kaza, önceki gün oldu.
- The accident happened the day before yesterday.
Önceki gün orada bıraktılar.
- They left there the day before yesterday.
Evvelce sarhoş oldum; daha da çok olacak gibiyim.
- I've been drunk before and likely will get drunk many more times.
Evlilik öncesi seks mi? Evet, Tom. Bu evlilik öncesi seks anlamına gelir.
- Premarital sex? Yes, Tom. It means sex before marriage.
Sen doğmadan öncesinden beri babanı tanıyorum.
- I've known your father since before you were born.
Kapının önünde genç bir adam şarkı söylüyor.
- A young man is singing before the door.
Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.
- One day your life will flash before your eyes. Make sure it's worth watching.
Önceden tüm hazırlıkları yapmadan kışın dağlara tırmanacak kadar aptal değilim.
- I know better than to climb mountains in winter without making all necessary preparations beforehand.
Biz önceden aperatifleri hazırladık.
- We prepared snacks beforehand.
O, efendisinin öfkesi karşısında geri çekildi.
- He recoiled before his master's anger.
Evlilik teklif etmeden önce düğün planlamak arabayı atın önüne koymaktır.
- Planning the wedding before proposing is putting the cart before the horse.
Adının önüne bir haç yap.
- Make a cross before your name.
Eskiden kahvaltıdan önce yürüyüş yapardım.
- I used to take a walk before breakfast.
Bizim başkanımız şimdi eskiden olduğu kadar popüler değil.
- Our president is not as popular now, as he was before.
O, çok geçmeden tövbe etti.
- He came to repent before long.
O çok geçmeden eve döner.
- It won't be long before he returns home.
Vardiyamın öncesinde sadece bir saatim var.
- I only have an hour before my shift.
Sen doğmadan öncesinden beri babanı tanıyorum.
- I've known your father since before you were born.
Bahar çok geçmeden burada olacak.
- Spring will be here before long.
Hava tahmini göre, yağışlı mevsim çok geçmeden başlayacak.
- According to the weather forecast, the rainy season will set in before long.
Sıfır birden önce gelen şeydir.
- Zero is what comes before one.
Sıfır birden önce gelir.
- Zero comes before one.
Ailen kariyerinden önce gelmeli.
- Your family should come before your career.
Görev başka her şeyden önce gelmeli.
- Duty should come before anything else.
Bir gün önce aldığım saati kaybettim.
- I lost the watch I had bought the day before.
Ben bir gün önce onunla tanıştım.
- I met him the day before.
More than ever before, consumers are desiring for ‘greener’ products.
Scars have been with us since well before the first man cut his finger on a flint knife.
rfhtfghfg.
An entrepreneur puts market share and profit before quality, an amateur intrinsic qualities before economical considerations.
He stood before me.
The period before us looks grim because of the economical crisis.
In alphabetical order, cat comes before dog, canine before feline.
I've never done this before.
The case laid before the panel aroused nothing but ridicule.
He died previous to my arrival.
- He died before I arrived.
I think you should finish mowing the lawn before dark.
You have to be careful in that area. They'll have your wallet before you can say Jack Robinson.
The meeting may be peaceful now, but this is only the calm before the storm.
Mr. Schumer said that the idea of agreeing to a date for a vote before the committee had held hearings was to put the cart before horse..
Just because you did well in your exams doesn't mean you can stop working. Pride comes before a fall.
... before exams point in the direction of what might be called mental steroids. And as ...
... at the right time even before you ask for them. ...