Tek bir şirkete bağlanmak istemiyorum.
- I don't want to be tied to one company.
Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
- We were tied to our decision because we signed the contract.
Ben şu anda bağlıyım.
- I'm tied up right now.
Tek bir şirkete bağlanmak istemiyorum.
- I don't want to be tied to one company.
Tom teknesini iskeleye bağladı.
- Tom tied his boat to the dock.
Annem bir parça ip ile üç kurşun kalemi bağladı.
- Mother tied up three pencils with a piece of string.
Rıhtıma bağlanmış birkaç balıkçı teknesi var.
- There are a number of fishing boats tied up at the dock.
Kitaplar birbirine bağlanmıştı.
- The books were tied up in a bundle.
... there's a lot tied up in that question. ...
... they remain tied to more ancient ways of life. ...