Ben konuyu vurguladım.
- I stressed the point.
Vladimir Putin vurguladı, ancak bugün başka bir durumdur.
- However, stressed Vladimir Putin, today is another situation.
Ben konuyu vurguladım.
- I stressed the point.
Konuşmasında vurguladığı her ifadeyi not aldım.
- I wrote down every phrase in his speech that he stressed.
Esperanto'da sondan bir önceki hece vurguludur.
- In Esperanto, the penultimate syllable is stressed.
... how stressed the body is with regard to cortisol. ...