be on edge

listen to the pronunciation of be on edge
İngilizce - Türkçe
sinirli olmak
kenarında olmak
sinirleri gergin olmak
(Konuşma Dili) aksi olmak
(Konuşma Dili) hassas olmak
on edge
kılıcına
on edge
stresli
on edge
sinirli
on edge
(deyim) sinirli endiseli,sabirsiz
on edge
endişeli
on edge
sabırsız
on edge
aşırı hassas
on edge
gergin

O, kocasından haber alana kadar gergindi. - She was on edge till she heard from her husband.

Son zamanlarda kendini biraz gergin hissediyor. - He's been feeling a little on edge recently.

İngilizce - İngilizce
be nervous, be anxious
on edge
Tense, nervous or irritable

Waiting to see who had been chosen, we were all on edge.

on edge
pressured, tense, hurrying, on needles and pins
be on edge

    Türkçe nasıl söylenir

    bi ôn ec

    Telaffuz

    /bē ˈôn ˈeʤ/ /biː ˈɔːn ˈɛʤ/

    Videolar

    ... And I wrote The Edge of Glory on the piano, and ...
    ... that we're smarter at the edge than we are in the middle. ...