Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.
- One more person will be joining us later.
Bu kararı nasıl verdiğini daha sonra açıkladı.
- He explained later how he made this decision.
Seri katillerin çoğu, çocukluklarında şiddete maruz kalmışlardır, ama çocukluklarında şiddete maruz kalan çok az insan, sonradan seri katil olmuştur.
- Most serial killers have experienced brutal childhoods, but very few people who experienced brutal childhoods later become serial killers.
Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
- Did the error occur right from the start or later on? - When?
Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.
- You walk on and I will catch up with you later.
Seni daha sonra tekrar arayayım,tamam mı?
- Let me call you back later, OK?
Daha sonraki hayatında sana faydalı olacak bilgi türünü içeren kitapları okumalısın.
- You should read the kind of books that contain the kind of information that will be useful to you later in life.
Daha sonraki hayatında sana faydalı olacak kitapları okumalısın.
- You should read the kind of books that will be useful to you later in life.
The meeting was adjourned to a later date.
I wanted to do it now, but I'll have to do it later.
Later, dude.
You came in late yesterday and today you came in even later.
The Victorian era is a later period of English history than the Elizabethan era.
... Two years later, I got an email from the head PR of ...
... Now a year later, they're singing a different tune. ...