Tüm polis arabaları kurşun geçirmez cam ile donatılmış.
- All the police cars were equipped with bulletproof glass.
Araba dijital kontrollü klima ile donatılmıştır.
- The car is equipped with digitally controlled air conditioning.
O bir yolculuk için donanımlıydı.
- He was equipped for a trip.
Onu yapmak için donanımlı değilim.
- I'm not equipped to do that.
Askerler silahlarla donatılmıştı.
- The soldiers were equipped with weapons.
Ofisimizi bilgisayarlarla donattık.
- We have equipped our office with computers.
... The body is beautifully equipped with natural ...
... If we're not training engineers to make sure that they are equipped here in this country. ...