be encouraged; bring to or hold with the chin (as of a violin, etc.)

listen to the pronunciation of be encouraged; bring to or hold with the chin (as of a violin, etc.)
İngilizce - Türkçe

be encouraged; bring to or hold with the chin (as of a violin, etc.) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

chin
{i} çene

Onun çenesine yumruk attım. - I punched him in the chin.

Çenesindeki komik büyüme nedir? - What is that funny growth on Mary's chin?

chin
{f} çenenin altına sıkıştırmak
chin
{f} konuşmak

Çin'e gidersem, bu mümkün olduğu kadar çok Çince konuşmak amacıyla olurdu. - If I go to China, it would be for the purpose of speaking Chinese as much as possible.

Çinceyi iyi konuşmak zordur. - It is difficult to speak Chinese well.

chin
{f} çene hizasına getirmek
chin
{i} çene hizası
chin
boynunun arasına sıkıştırmak
chin
jimnastikte çeneyi çubuğun hizasına getirmek
chin
i., anat. çene
chin
çene hizasına kaldırmak
İngilizce - İngilizce
{f} chin