Onun yolu bulması kolay olmalı.
- It must be easy for him to find the way.
Bunu yapmanın kolay olacağını düşündüm.
- I figured it would be easy to do.
Çocuklarımın okul maliyetini bildiğim için, bir bira ile rahatlamak ya da boş vermek imkansız.
- Knowing how much school for my kids is costing, it's impossible to relax with a beer and take it easy.
Tom televizyon izlerken rahat bir koltukta oturuyordu.
- Tom was sitting in an easy chair, watching TV.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
- Speaking English isn't easy.
Peyniri bıçakla kesmek kolaydır.
- It's easy to cut cheese with a knife.
Bu İngilizce roman, bir haftada okunacak kadar basit değil.
- This English novel is not easy enough for you to read in a week.
Bu kitap bir çocuğun okuyabileceği kadar çok basittir.
- This book is so easy that a child can read it.
Yapması kolaydır ve ucuzdur.
- It's easy to make and it's cheap.
Evim istasyona kolayca ulaşılabilecek bir yerde.
- My house is within easy reach of the station.
Sami'nin her zaman kolayca ulaşabileceği hapları vardı.
- Sami always had pills within easy reach.
Bu elektronik sözlüğün işe yarar şeylerinden biri herhangi bir yere kolaylıkla taşınabilmesidir.
- The convenient thing about this electronic dictionary is that it's easy to carry anywhere.
Radyoda doğal olarak konuşmak kolay değil.
- It is not easy to speak naturally on the radio.
Kendi ana dilinde doğal ses çıkarmak ve ana dilin olmayan bir dilde doğal olmayan ses çıkarmak çok kolaydır.
- It's very easy to sound natural in your own native language, and very easy to sound unnatural in your non-native language.
Sakin olun ve iyi geçinin.
- Take it easy and get well.
Sakin ol! O kadar gergin olma!
- Take it easy! Don't be so nervous.
Doğuştan oldukça uysal bir adam.
- He is by nature quite an easy-going man.
Tom babası kadar uysal görünüyor.
- Tom seems as easy-going as his father.
Now that I know it's taken care of, I can rest easy at night.
She has a reputation for being easy; they say she's slept with half the senior class.
The teacher gave an easy test to her students.
... in what they wasn't it would be was an easy to choose ...
... an easy manner you sharp as a tack and we joked around ...