Tom'un namussuz olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is dishonest.
Dünyada neden bu kadar çok namussuz insan var?
- Why are there so many dishonest people in the world?
Beni sahtekarlıkla suçladı.
- He charged me with dishonesty.
Tom Mary'nin sahtekar olduğunu söyledi.
- Tom said Mary was dishonest.
Tom'un yaptığı şey hileliydi.
- What Tom did was dishonest.
Bu, dürüst olmayan bir satıcı.
- He's a dishonest salesperson.
Dünyada birçok dürüst olmayan insanlar vardır.
- There are many dishonest people in the world.