I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum.
We sometimes meet them.
- Bazen onlarla buluşuyoruz.
As much as I like you, I think you can be a total jerk at times.
- Hoşuma gittiğin kadar, bazen su katılmamış bir pislik olabildiğini de düşünüyorum.
We all make fools of ourselves at times.
- Hepimiz bazen bir aptal gibi davranırız.
They come here occasionally.
- Onlar bazen buraya gelir.
Duplicate sentences are occasionally created on Tatoeba. The deduplication bot, Horus, generally takes care of them.
- Kopya cümleler bazen Tatoeba'da oluşturulur. Tekilleştirme robot, Horus, genellikle onlarla ilgilenir.
We see them on occasion.
- Bazen onlarla görüşürüz.
Tom still writes to me from time to time.
- Tom bazen bana hâlâ yazıyor.
I still think about you from time to time.
- Hâlâ seni bazen düşünüyorum.
We sometimes meet them.
- Bazen onlarla buluşuyoruz.
Sometimes he drives to work.
- O bazen işe arabayla gider.
Teachers should occasionally let their students blow off some steam.
- Öğretmenler bazen öğrencilerinin stres atmasına izin vermeliler.
Occasionally, things don't go as planned.
- Bazen işler planlandığı gibi gitmez.
It's good to try new things once in a while.
- Bazen yeni şeyleri denemek iyidir.