basamak

listen to the pronunciation of basamak
Türkçe - İngilizce
step

He went up the steps slowly. - O, basamakları yavaşça tırmandı.

Tom and Mary were sitting on the steps in front of the library. - Tom ve Mary kütüphanenin önündeki basamaklarda oturuyorlardı.

{i} stair

I fell down the stairs and hit my head. - Basamaklardan düşüp başımı vurdum.

echelon
rung

Is the top rung strong enough? - Üst basamak yeterince güçlü mü?

(Otomotiv) running board
(Bilgisayar) digits
flight
(Biyokimya,Gıda) stage
boarding casings
riser
doorstep
gradin
gradine
column
foot step
(Jeoloji) bench
leg
boarding step
column; order
step; digit
footstep
step, stair; round (of a ladder), rung
place
pitch
grade
category
step, stair; round, rung; footboard, footstep; order
(Matematik) place occupied by a digit within a decimal figure
algebra order
tread
scale
tread board
ladder
{i} order
footboard
foothold
steppingstone
{i} digit

One million is a seven digit number. - Bir milyon, yedi basamaklı bir sayıdır.

basamak altı
(Bilgisayar) digit six
basamak bir
(Bilgisayar) digit one
basamak denetle
(Bilgisayar) check digit
basamak genişliği
(İnşaat) run
basamak gruplandırma
(Bilgisayar) digit grouping
basamak yanıtı
step response
basamak yuvası
(Bilgisayar) staging slot
basamak yüksekliği
(İnşaat) rise
basamak sayısı
Number of digits
basamak aydınlatma
worklamp fifth wheel coupling
basamak aynası
(İnşaat) rise (of stairs)
basamak basamak
step by step
basamak beş
(Bilgisayar) digit five
basamak boyu
tread length
basamak bulutlar
(Meteoroloji) echolon clouds
basamak burnu
nosing
basamak dengelemesi
step compensation
basamak değeri
place value
basamak dokuz
(Bilgisayar) digit nine
basamak dört
(Bilgisayar) digit four
basamak emetörü
(Elektrik, Elektronik) digit emitter
basamak eylemi
step action
basamak fay
(Jeoloji) step fault
basamak faylanma
(Jeoloji) step faulting
basamak fonksiyonu
step function
basamak iki
(Bilgisayar) digit two
basamak kapağı
step cover plate
basamak kiti
foot step kit
basamak kuvveti
(Gıda) step force
basamak oyuntulu kiriş
closed string
basamak sacı
tread plate
basamak sekiz
(Bilgisayar) digit eight
basamak seçici
(Elektrik, Elektronik) digit selector
basamak sıfır
(Bilgisayar) digit zero
basamak sıkıştırma
(Elektrik, Elektronik) digit compression
basamak tahtası
step-board
basamak taşları
stepped stones
basamak taşı
step stone
basamak tipli dalga ölçer
(Askeri) step-type wave gage
basamak uyarı
step forcing
basamak uyarı
(Gıda) step stimulus
basamak verimi
stage efficiency
basamak yapmak
to use (someone, something) for one's own advancement, use (someone) as a cat's-paw
basamak yedi
(Bilgisayar) digit seven
basamak yer tutucusu
(Bilgisayar) digit placeholder
basamak yüksekliği
riser
basamak ön kenarı
(İnşaat) nosing
basamak üret
(Bilgisayar) generate digits
basamak üç
(Bilgisayar) digit three
basamak-benzeri dizilme
(Jeoloji) en échelon
basamaklar
(Bilgisayar) digits
basamaklar
(Bilgisayar) steps

Tom is sitting on the front steps. - Tom ön basamaklarda oturuyor.

If you're not careful, you might slip and fall on the icy steps. - Eğer dikkatli olmazsan ,kayabilir ve buzlu basamakların üstüne düşebilirsin.

basamaklar
stairs

I fell down the stairs and hit my head. - Basamaklardan düşüp başımı vurdum.

birim basamak
unit step
birinci basamak
curtail step
birincil basamak hekimler
(Tıp) primary care physicians
dengeli basamak
balanced step
döner basamak
winder
havuzlu çıkarma gemisi; en düşük anlamlı basamak
(Askeri) landing ship dock; least significant digit
konsol basamak
(İnşaat) cantilever step
konsol basamak
(İnşaat) hanging stair
Türkçe - Türkçe
Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer
Bir tam denklemde bulunan bilinmeyenin en yüksek kuvveti
Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirinden belirli aralıklarla yükselen düz yüzeylerden her biri: "Koşarak basamaklara yürüdü, merdivenleri bir solukta çıktı."- P. Safa
Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirinden belirli aralıklarla yükselen düz yüzeylerden her biri
On kuralına göre yazılmış bir sayının, her rakamının bulunduğu sıra, hane
Derece, aşama, kerte
Diyafram değeri
Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer: "Bunlar memleketin edebiyat tarihinde beni yavaş yavaş yükselten birer basamak."- H. E. Adıvar
mirkat
ayak
(Osmanlı Dönemi) TİLLE
sekmen
badal
basamak fonksiyonu
Bir noktanın berisinde sıfır, ötesinde ise 1 sabit değerini alan fonksiyon
basamak basamak
Derece derece
basamak basamak
Yavaş yavaş
basamak