I usually take a bath after dinner.
- Ben genellikle akşam yemeğinden sonra banyo yaparım.
She was just about to take a bath when the bell rang.
- Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
Sami was in the bathtub, bathing.
- Sami küvette, banyo yapıyordu.
He spied on her while she was bathing.
- O banyo yapıyorken o onu gizlice gözetledi.