banyo

listen to the pronunciation of banyo
Türkçe - İngilizce
bath

Because of the water shortage, I couldn't take a bath. - Su sıkıntısı nedeniyle, banyo yapamadım.

A single room with bath, please. - Tek kişilik banyolu ada, lütfen.

bathroom

My mother made me clean the bathroom. - Annem bana banyoyu temizletti.

Are there two bathrooms in the flat? - Apartman dairesinde iki banyo var mıdır?

(Askeri,Matbaacılık, Basımcılık) processing
dip

Surrounded by burning candles, she dips herself into a bubble bath. - O kendini yanan mumlarla çevrili köpük banyosuna daldırdı.

(Fotoğrafçılık) chemical bath
(Latin) tepidarium
soaking all or a part of one's body in a medium; subjecting one's body to a medium (usually as a therapeutic measure): çamur banyosu mud bath; buhar banyosu steam bath
bath; liquor; bathtub; bathroom
soaking a material in water or a chemically treated solution: su verme banyosu quenching bath
solution used in a therapeutic bath or in a chemical soaking process
bath, washing oneself in a bathtub
1.bathroom, bath
{i} bathing

She spied on him while he was bathing. - O banyo yapıyorken o onu gözetledi.

She is bathing the baby. - O bebeğe banyo yaptırıyor.

bath room
(Tekstil) liquor
banyo almak
take a bath
banyo suyu
bath
banyo almak
have a bath
banyo dairesi
(İnşaat) bathroom
banyo edilmemiş
(Fotoğrafçılık) undeveloped
banyo etme
(Fotoğrafçılık,Teknik) development
banyo katkı maddesi
(Tıp) bath additive
banyo makinesi
(Fotoğrafçılık) processor
banyo malzemeleri
(İnşaat) sanitary ware
banyo odası
bathroom
banyo perdesi
shower curtain
banyo tartısı
bathroom scale
banyo teknesi
(Kimya) cuvette
banyo teknesi
bathtub
banyo tezgahı
(İnşaat) vanity top
banyo yaparak
bathing
banyo yapma
bathing
banyo yapmak
bath

I like to take a hot bath every night before bed. - Her gece yatmadan önce sıcak bir banyo yapmaktan hoşlanırım.

There's nothing like a good hot bath. - İyi ve sıcak bir banyo yapmak gibisi yok.

banyo ürünleri
(İnşaat) sanitary ware
banyo bataryası
bathing batteries
banyo kabini
bathroom cabinet
banyo küveti
bathtub
banyo küveti/teknesi
bathtub
banyo lifi
fiber bath
banyo takımı
bathroom suite
banyo (halka açık)
bathhouse
banyo akışı
liquor flow
banyo almak
to take a bath, bathe, Brit. bath
banyo almak
to have a bath, to take a bath
banyo alışı
liquor pickup
banyo arıtma
bath purification
banyo bataryası
bathtube faucet
banyo bulaşımı
bath contamination
banyo donanımı
bath fittings
banyo etmek
develop
banyo etmek
embrue
banyo etmek
bathe
banyo etmek
to develop
banyo etmek (fotoğrafı)
to put (film, photographic paper) in a bath (while developing it)
banyo fırçası
toilet brush
banyo havlusu
bathwel
banyo havlusu
bath towel
banyo ile ilgili
balneal
banyo ile tedavi bilimi
balneology
banyo kabı
bath
banyo kazanı
hot-water heater
banyo kazanı
bathroom boiler
banyo kirlenmesi
bath contamination
banyo malzemeleri nerede bulabilirim
Where can I find toiletries
banyo malzemesi
toiletry
banyo oranı
(Teknik,Tekstil) bath ratio
banyo oranı
liquor ratio
banyo oranı
bath ratio, liquor ratio
banyo oyuncakları
bath toys
banyo sabunu
bath soap
banyo sirkülasyonu
circulation of liquor
banyo takımı
bathroom kit
banyo takımı
shower set
banyo takımı
bathroom set
banyo tedavisi
balneotherapy
banyo teknesi
bath vat, bathtub
banyo tutamağı
grab bar
banyo tuzu
bath salt
banyo yapmak
bathe
banyo yapmak
to take a bath, bathe, Brit. bath
banyo yapmak
to have a bath, to take a bath, to bathe
banyo yapmak
take a bath

Tom was about to take a bath when the doorbell rang. - Kapı zili çaldığında Tom bir banyo yapmak üzereydi.

I was just about to take a bath. - Banyo yapmak üzereydim.

banyo yapmamış
unbathed
banyo yaptırmak
bath

Whose turn is it to give the dog a bath? - Köpeğe banyo yaptırmak için kimin sırası?

banyo yaptırmak
to bathe, give a bath to, Brit. bath
banyo yaptırmak
bathe
banyo yaptırmak
beath
banyo yağlaması
bath lubrication
banyo yer süzgeci
bath trap
banyo çalkalanması
bath agitation
(film) banyo
(Fotoğrafçılık) development
film banyo
development
banyo yapmak
have a bathroom
banyo yapmak
take a bathroom
Banyo yapmak
have a bath
galvanik banyo
electroplating bath
ana banyo
stock liquor
filmi çok banyo etmek
over develop
fotoğraf banyo ilacı
soup
fotoğraf banyo kabı
tank
gömme banyo
built-in bathtub
lif kabağından banyo lifi
luffa
lif kabağından banyo lifi
loofa
lif kabağından banyo lifi
loofah
tek banyo
one-bath, single-bath
Türkçe - Türkçe
Banyo küvetinde yıkanma
Duyarlı yüzeylerin işlenmesinde belirli bir işlemin gerektirdiği maddeyi erimiş olarak içinde bulunduran sıvı
Tedavi amacı ile hazırlanan ilaçlı su: "Doktorlar hap, banyo ve perhiz tavsiye etmiş."- B. Felek
Yapılarda, içinde yıkanılan bölüm
Vücudun bir bölümünü veya bütününü, fiziksel veya kimyasal bir etki altında bir süre bulundurma işlemi
Tedavi amacı ile hazırlanan ilâçlı su
banyo bataryası
Sıcak ve soğuk su ile duş bağlantısının bir arada bulunduğu musluk takımı
banyo dolabı
Banyo için gereken malzemelerin içinde bulundurulduğu dolap
banyo havlusu
Banyo sonrası kullanılmak üzere üretilmiş havlu
banyo kabini
Duş kabini
banyo kazanı
Banyoyu ve suyu ısıtmak için yapılan özel kazan veya ısıtma aleti
banyo küveti
Genellikle içine su doldurulup yıkanmaya elverişli tekne
banyo sabunu
Banyo yaparken vücudu yıkamak için kullanılan sabun
banyo takımı
Yıkanma ve kurulanma için gerekli olan gereçlerin tümü
banyo takımı
Banyo odalarında ıslak zemine serilen altı plastik, üstü havlu benzeri dokuma olan paspas
banyo yapmak
Yıkanmak
gömme banyo
Çini veya benzeri bir madde ile kaplanarak gömülü olarak yerleştirilmiş olan banyo teknesi
hidrojet banyo
Banyo sırasında su içinde basınçlı hava ile yapılan masaj
banyo