başvur

listen to the pronunciation of başvur
Türkçe - İngilizce
apply for

Tom is going to apply for a job with a computer company. - Tom bir bilgisayar şirketindeki bir iş için başvuracak.

It is up to you to apply for the job. - Bu iş için başvuruda bulunmak size kalmış.

{f} referenced
fall back on

I can fall back on my savings if I lose my job. - İşimi kaybedersem tasarruflarıma başvurabilirim.

Many families had lost their savings during the war and had nothing to fall back on. - Birçok aile savaş sırasında tasarruflarını kaybetmişlerdi ve başvuracakları hiçbir şeyleri yoktu.

betake
fell back on
{f} appeal

He appealed to us for help. - O yardım için bize başvurdu.

They appealed to us for help. - Onlar yardım için bize başvurdular.

{f} referring
appeal to

We should appeal to reason instead of resorting to violence. - Şiddete başvurma yerine aklımızı kullanmalıyız.

resort to

I had to resort to threats to get my money back. - Paramı geri almak için tehditlere başvurmak zorunda kaldım.

Tom is ready to resort to violence in order to get what he wants. - Tom istediğini almak için şiddete başvurmaya hazır.

refer

The speaker sometimes referred to his notes. - Konuşmacı bazen notlarına başvurdu.

A dictionary is an excellent reference book. - Bir sözlük mükemmel bir başvuru kitabıdır.

fallen back on
make reference to
betook
apply to

Thousands of people from all over the world apply to become NASA astronauts. - Dünyanın her yerinden binlerce insan, NASA astronotu olmak için başvuruyor.

You should apply to Microsoft for the IT job. - IT için Microsoft'a başvurmalısın.

betaken
başvur