He was about to achieve great plans.
- O, büyük planlar başarmak üzereydi.
What do you want to achieve in your work?
- İşinde neyi başarmak istiyorsun?
He must succeed to his father's business.
- O, babasının işini başarmak zorundadır.
He worked hard in order to succeed.
- Başarmak için çok çalıştı.
To accomplish great things we must not only act, but also dream; not only plan, but also believe.
- Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız.
It's not necessary to do evil in order to accomplish good.
- İyiyi başarmak için kötülük yapmak gerekli değil.