Tom begged Mary for forgiveness.
- Tom bağışlanma için Mary'ye yalvardı.
Tom begged Mary for forgiveness.
- Tom bağışlanma için Mary'ye yalvardı.
Tom won't likely be forgiven for doing that.
- Tom muhtemelen bunu yaptığı için bağışlanmayacak.
Tom absconded with all the money donated for earthquake relief.
- Tom deprem yardımı için bağışlanan tüm parayla birlikte kaçtı.
Tom twisted Mary's arm and she agreed to donate some money to our charity.
- Tom Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti.
Pardon me for coming late.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
Pardon the interruption.
- Kesintiyi bağışlayın.