Tüm bu teşhirciliğe karşı nefret hissediyorum.
- I feel an aversion toward all this exhibitionism.
Deniz ürünlerine karşı bir isteksizlik geliştirdim.
- I developed an aversion toward seafood.
Awesome kelimesine karşı bir isteksizlik geliştirdim.
- I developed an aversion toward the word awesome.
Due to her aversion to the outdoors she complained throughout the entire camping trip.
Pushy salespeople are a major aversion of mine.