auskleiden

listen to the pronunciation of auskleiden
İngilizce - Türkçe

auskleiden teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

line
{i} hat

Eve girmeden önce, hırsız telefon hatlarını kesmiş. - The thief cut the telephone lines before breaking into the house.

Tom'un grev hattını geçecek cesareti olduğundan şüpheliyim. - I doubt that Tom has the courage to cross the picket line.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Elbiselerin yeni çizgisi Paris'ten. - The new line of dresses is from Paris.

Tom kağıda düz bir çizgi çizdi. - Tom drew a straight line on the paper.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

Tom üç saat kuyrukta beklemek zorunda kaldı. - Tom had to wait in line for three hours.

Tom kuyruktaki son kişi. - Tom is the last person in line.

line
dizgin
Almanca - İngilizce
to undress somebody
to line
line
auskleiden (mit etwas)
to face something (with something)
auskleiden (mit)
to coat (with)