Susan köpeğin nereden geldiğini öğrendi.
- Susan found out where the puppy had come from.
Bu koku fırından gelebilir!
- This smell might come from the oven!
Maalesef o az önce dışarı çıktı.
- I'm afraid he's just gone out.
Anne az önce alışveriş için dışarı çıktı.
- Mother has just gone out shopping.
The well is running dry.
Tüm çabalarımın yararsız olduğu ortaya çıktı.
- All my efforts turned out to be useless.
Onun hakkında konuşmak için birinci olmak isteyen kimse olmadığı ortaya çıktı.Şimdi ne yaparız?
- It turned out there was nobody who would be the first to talk about it. What do we do now?
İtfaiyeci geldiğinde yangın çoktan sönmüştü.
- The fire had already gone out by the time the firemen arrived.
If I'd only known how Tom felt, I wouldn't have gone out with Mary.
- Wenn ich nur gewusst hätte, wie Tom zumute war, wäre ich nicht mit Maria ausgegangen.
Tom blew his top when he heard that Mary had gone out with John.
- Tom fuhr aus der Haut, als er erfuhr, dass Maria mit Johannes ausgegangen war.