aufklärend

listen to the pronunciation of aufklärend
İngilizce - Türkçe

aufklärend teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

unraveling
çökme
illuminative
aydınlatıcı
solving
{i} çözüm

Bu problemin çözümü çok basit. - Solving this problem is simple.

Tom problemin çözümünde hiçbir zorluk çekmedi. - Tom had no difficulty in solving the problem.

solving
{f} çöz

Onu çözmek için kendi tarzım var. - I have my own way of solving it.

O, sorunu çözmeyi başardı. - He succeeded in solving the problem.

solving
çözerek
illuminative
{s} açıklayıcı
solving
{i} çözme

Onu çözmek için kendi tarzım var. - I have my own way of solving it.

O, sorunu çözmeyi başardı. - He succeeded in solving the problem.

solving
{i} halletme

Ben sorunu halletmeye çalıştım. - I tried solving the problem.

Almanca - İngilizce