Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- Five patients were in the waiting room.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- There were five patients in the waiting room.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- Five patients were in the waiting room.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- There were five patients in the waiting room.
Kütüphanenin önünde beni bekleyen bir arkadaşım var.
- I have a friend waiting for me in front of the library.
Yemek için bekleyen insan sıraları eskisinden daha uzundu.
- The lines of people waiting for food were longer than before.
Seni bekleyerek tüm sabahı boşa harcadım.
- I wasted all morning waiting for you.
Uzun bir süre beni bekleyerek durdu.
- She stood waiting for me for a long time.