Hemen karar vermek zorundaydım. - I had to decide right then and there.
Hemen karar vermek zorundaydım.
I had to decide right then and there.
Onun tekrar olmamasına asla izin vermemeye hemen karar verdim. - I decided then and there to never let that happen again.
Onun tekrar olmamasına asla izin vermemeye hemen karar verdim.
I decided then and there to never let that happen again.