Start derhal yapılmalı.
- A start should be made at once.
Derhal işimize başlayalım.
- Let's begin our work at once.
Bizim için sürpriz oldu, o hemen yeniden hayata döndü.
- To our surprise, she revived at once.
Bari hemen başlayalım.
- We may as well start at once.
Aniden bir silah sesi duyduk.
- All at once we heard a shot.
Aniden bir feryat duydum.
- All at once, I heard a cry.
Aynı zamanda iki şeyi yapamazsın.
- You can't do two things at once.
Bu işlerin hepsini bir defada yapmaya çalışma.
- Don't try to do all these things at once.
Bütün çamaşırımı bir defada yıkayabilir miyim?
- May I wash all my laundry at once?
Onlar hepsi birden gülmeye başladılar.
- All at once they began to laugh.
Her şey birdenbire oldu.
- Everything happened all at once.
Aniden bir feryat duydum.
- All at once, I heard a cry.
Aniden gökyüzü karardı ve yağmur başladı.
- All at once the sky became dark and it started to rain.
İki şeyi aynı anda yapma.
- Don't do two things at once.
Aynı anda kaç tane iş yapabilirsin?
- How many jobs can you do at once?
Birdenbire, o konuştu.
- All at once, he spoke out.
Mary'nin açıklamaları beni büyüledi ve birdenbire beni üzdü.
- Mary's explanations enchanted me and desolated me all at once.
Herkes hep birden konuştu.
- Everyone talked at once.
Bütün arkadaşlarımı hep birden davet edemem.
- I can't invite all my friends at once.
Tell the doctor to come at once. She is having a baby.
He tried to eat four cookies at once.
... Now, once governments solve problems with DRM, there's this perverse incentive to make ...
... once were once banned and are no longer banned. I know that you signed an assault weapons ...